Seçim öncesinde geçici ve mevsimlik işçilerin sorunlarına değinmiş, halkın sırtına yük olarak binen EYT ile ilgili yasal düzenleme yapan iktidarın mevsimlik işçilere de kadro vermesi halinde bunun toplum tarafından kabul göreceğine, en azından garipsenmeyeceğine vurgu yapmıştım.
Çünkü, kadro bekleyen işçilerin sayısı EYT’lilere göre çok daha az, ihtiyaçları ise onlara göre daha fazlaydı. Yazılarımda; “Madem ki iktidar oy için EYT düzenlemesi yapıyor o halde devlete çok daha az maliyet yükleyecek olan mevsimlik ve geçici işçilere de kadro vermeli” diyordum.
Bunu söylerken, mevsimlik/geçici işçilerin emeklilik gün sayısını dolduramayışları, sağlık sigortası konusunda yaşadıkları mağduriyetler, boşta kalan sürelerde işsizlik sigortasından yararlanamayışları, kadrolu sayısındaki azalma ve paketlemedeki işin mevsimlik değil daimî iş olduğu konularına değinmiştim.
Bu süreçte iktidarın bazı yerel yöneticileri de ÇAYKUR’un mevsimlik/geçici işçilerine kadro vermek değil ama onların çalışma sürelerini uzatmak ve karşılaştıkları diğer sorunları çözmek (en azından hafifletmek) için çalışmalar yürüttüklerini dile getirmişlerdi.
Rize Karadeniz Türkiye Siyaset Eğitim Spor Vefat Sağlık Maga Ancak ne seçim öncesinde ne de geçen 4 aylık sürede bu konuda herhangi bir gelişme söz konusu olmuş değil. Ortadaki sessizliğe bakılırsa Meclisin açılışının ardından da bu konuda herhangi bir gelişme olup, olmayacağı şimdiden belirsiz durumda.
SENDİKAYA GELİNCE
Türlü vaat ve baskı ile Öz Gıda-İş Sendikasına üye yapılan işçilerin büyük bir bölümü sendikalarının kendilerine sahip çıkmadığını, üyelerinin haklarına sahip çıkma konusunda yeterince çaba sarfetmediklerini ve tepkilerini yeterince ortaya koymadıklarından şikayetçiler. 10 yıl gibi uzun bir süre Doğu Karadeniz Bölge Başkanlığını yaptığım Öz Gıda-İş Sendikası gördüğüm, edindiğim izlenimlerime göre iktidara diyet ödeme pozisyonunun dışına çıkamıyor. Bu yaklaşım biçimi Öz Gıda-İş Sendikasının tarihi misyonuna aykırı olduğu gibi sadece üyelerinin değil, rakiplerinin, karşıtlarının da eleştirilerine yol açan bir durum.
Öz Gıda İş Sendikasının ÇAYKUR’da sözleşme yapma yetkisini aldıktan sonra mevsimlik/geçici işçilere 180 gün çalışma hakkını sağlaması fevkalede bir şeydi ancak sonrasında üyeleriyle ilgi düzeyleri beklentilere cevap verecek türden olamadı. Eski sendikamın ÇAYKUR işçilerinin geleceklerini tümüyle iktidarın tasarrufuna ayarlı hale getirmeleri doğru bir yöntem olmayıp sendikacılığın ruhuna da uygun değil. Öz Gıda İş Sendikasının Genel Merkez Yönetiminde ÇAYKUR kökenli iki ismin yer almasına rağmen ÇAYKUR işçilerinin bağlı oldukları sendikadan şikayetçi noktasına gelmesi kabul edilebilir, tolere edilebilir bir şey değil.
Böylesi bir tabloyla karşı karşıya kalınması elbette haklı eleştirilere yol açar! Yaş çay kampanyası sona ermeden mevsimlik/geçici işçilerin çalışma şartlarının iyileştirilmesi için mutlaka adımlar atılmalı, verilen sözler yerine getirilmelidir. Bu konuda Öz Gıda-İş Sendikası yetkilileri de üyelerinin taleplerini dikkate almalı, iktidar yetkililerine sözlerini tutmaları konusunda yeterince baskı yapmalıdırlar.
Adnan ONAY