İSTANBUL, (DHA)- RAMAZAN ayında kalp hastalarının beslenme konusunda dikkatli olması gerektiğini belirten Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Okşen, “İftarda aşırı yemek yemek, özellikle yağlı ve ağır yiyecekler, sindirimi zorlaştırabilir ve kalp üzerinde ek yük oluşturabilir. Sahurda ise, uzun süre tokluk sağlayacak, kan şekerini dengede tutacak yiyecekler tercih edilmelidir. Lifli gıdalar, kompleks karbonhidratlar ve yüksek proteinli yiyecekler idealdir” dedi.
Medical Park Bahçelievler Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Okşen, Ramazan ayında kalp hastalarının oruç ve beslenmede nelere dikkat etmesi gerektiği konusunda açıklamalarda bulundu.
Kalp hastalarının oruç tutup tutmayacağı konusunda bilgi veren Dr. Öğr. Üyesi Okşen, “Kalp hastalıkları çeşitlilik gösterdiğinden, oruç tutma konusunda alınacak kararlar da bireysel sağlık durumlarına göre değişkenlik gösterir. Genellikle stabil kalp durumu olan hastalar (örneğin, iyi kontrol altında olan hipertansiyon veya hafif kalp yetmezliği) oruç tutabilir. Ancak, ciddi kalp rahatsızlıkları olanlar (örneğin, son altı ay içinde kalp krizi geçirmiş olanlar veya sık sık göğüs ağrısı çekenler) için oruç tutmak önerilmez. Bu tür durumlar, özellikle oruç süresince artabilecek riskler nedeniyle doktor gözetiminde değerlendirilmelidir” diye konuştu.
‘İFTAR VE SAHURDA DÜZENLİ SU TÜKETİMİ ÖNEMLİ’
Oruç sürecinde kalp hastalarının uyması gereken kurallardan bahseden Dr. Öğr. Üyesi Okşen, “Vücudun susuz kalması kalp üzerinde ekstra yük oluşturabileceğinden iftar ve sahur arasında düzenli su tüketimi çok önemlidir. Gün içinde dehidratasyonun önüne geçmek için sahurda yeterli miktarda su içmek faydalı olacaktır” ifadelerini kullandı.
‘İLAÇ SAATLERİ, İFTAR VE SAHURA GÖRE AYARLANMALI’
Kalp hastalarının genellikle günlük düzenli ilaç kullanımına ihtiyaç duyduklarını söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Okşen, şu bilgileri paylaştı:
“Ramazan ayında ilaç saatlerinin iftar ve sahur zamanlarına uygun şekilde ayarlanması gerekebilir. Bu durum, ilaçların etkinliğini ve hastanın sağlık durumunu doğrudan etkileyebilir. Kalp ve damar hastalıkları tedavisinde kullanılan ilaçların bir kısmı idrar atıcı ilaçlardır. Bu da oruçla beraber vücudun fazlaca sıvı kaybına yol açabilir. İdrar söktürücü içerikli ilaçların iftarla beraber alınması, ilacın etki süresi boyunca meydana gelen kaybın su içilerek yerine konmasını sağlar. Ayrıca gün boyu yeme-içmeden uzak kalma tansiyon düşüklüğüne ve iftarda gün boyu aç kalan kişinin fazlaca yemesi, ani tansiyon yüksekliklerine yol açabilir. Bu yüzden tansiyon ilaçlarını iftar saatinde almak daha mantıklı bir seçenek olabilir. Kalp damar hastalıklarının tedavileri kişiye özel olup mutlaka ilaç saati değişikliklerine takip eden hekimle beraber karar verilmelidir.”
‘İFTARDA AŞIRI YEMEK YEMEKTEN KAÇINILMALI’
Kalp hastalarının beslenme konusunda dikkatli olması gerektiğinin altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Okşen, “İftarda aşırı yemek yemek, özellikle yağlı ve ağır yiyecekler tüketmek, sindirimi zorlaştırabilir ve kalp üzerinde ek yük oluşturabilir. Sahurda ise uzun süre tokluk sağlayacak, kan şekerini dengede tutacak yiyecekler tercih edilmelidir. Lifli gıdalar, kompleks karbonhidratlar ve yüksek proteinli yiyecekler idealdir” dedi.
‘İFTARA HURMA İLE BAŞLANABİLİR’
Kalp hastalarının iftarda nasıl beslenmesi gerektiğine değinen Dr. Öğr. Üyesi Okşen, “İftara iki veya üç hurma ile başlamak kan şekerini hızla yükseltir ve vücudun ihtiyaç duyduğu hızlı enerjiyi sağlar. Ardından bir bardak su ve hafif bir çorba ile devam edilmelidir. Ana yemek olarak ızgara balık veya tavuk, bol sebze ile hazırlanmış bir tabak, kompleks karbonhidrat kaynağı olarak da bulgur veya Kinoa tercih edilebilir. Yemeklerin hafif olması, sindirim sistemi üzerindeki yükü azaltır ve kalp sağlığı için faydalıdır” açıklamasında bulundu.
‘SAHURDA SALATALIK TÜKETİLEBİLİR’
Sahurda yavaş sindirilen, tok tutan gıdaların tüketilmesini öneren Dr. Öğr. Üyesi Okşen, “Yüksek lifli gıdalar, protein kaynakları ve sağlıklı yağlar içeren bir öğün idealdir. Örneğin, yulaf ezmesi, çörek otu veya keten tohumu eklenmiş yoğurt, yanında fındık veya ceviz gibi sağlıklı yağlar ve mevsim meyveleri ile zenginleştirilmiş bir kahvaltı, gün boyu enerji seviyesini korumanıza yardımcı olur. Salatalık içerdiği su miktarı ile uzun süren susuzluklarda kişiyi dehidrastasyondan korumaktadır. Özellikle sahurda salatalık tüketimi, gün içerisinde vücudun ihtiyacı olan su miktarının bir kısmını sağlamaya faydası olur” dedi.
‘ORUÇ TUTMAMASI GEREKEN BİREYLER’
Bazı bireylerin oruç tutmasını önermeyen Dr. Öğr. Üyesi Okşen, şunları söyledi:
“Kalp yetmezliği, kontrol altına alınamayan hipertansiyon, sık göğüs ağrıları gibi belirtiler gösteren hastalar için oruç tutmak uygun değildir. Ayrıca, geçtiğimiz aylarda ciddi bir kalp operasyonu geçirmiş olan bireylerin de oruç tutmaktan kaçınmaları gerekir. Bu tür ciddi kalp durumları olan bireyler için oruç, yaşamsal riskleri artırabilir.”
SIK YAPILAN BESLENME HATALARI
Dr. Öğr. Üyesi Okşen, Ramazan ayında yapılan sık beslenme hatalarını şöyle sıraladı:
"İftar ve sahurda aşırı ve hızlı yemek yemek,
"Yeterli su tüketmemek,
"Uyku düzenini bozmak,
"İftar sonrası aşırı tatlı tüketimi gibi alışkanlıklar kalp sağlığı üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir."
‘DOKTOR TAVSİYELERİNE UYULMASI GEREKİR’
Son olarak kalp hastalarının ramazan ayını sağlıklı geçirebilmeleri için uzman hekime danışmaları gerektiğine dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Okşen, “Kalp hastalarının herhangi bir sağlık sorunu yaşamaları durumunda derhal bir sağlık kuruluşuna başvurmaları önerilir. Her zaman olduğu gibi bu dönemde de doktor tavsiyelerine uyulması hayati önem taşır” diye konuştu.