TSE Genel Müdürü Kırbaş: Yaklaşık bin 9 civarında belgeli kuruluşumuz var

Aliekber METE/ ANKARA, (DHA)- TBMM Kartalkaya'da Bir Otelde Meydana Gelen Yangını Araştırma Komisyonu'nda sunum yapan TSE Genel Sekreteri Aykut Kırbaş, "Standartlarımıza göre bir otelin belge almasına yani onların kapsamına girmediği için belge alamazlar. Birinci standartta 690, ikinci standartta 319 tane kuruluşun belgesi var. Yaklaşık olarak bin 9 civarında belgeli kuruluşumuz var" dedi.

TBMM Kartalkaya'da Bir Otelde Meydana Gelen Yangını Araştırma Komisyonu, AK Parti Erzurum Milletvekili Selami Altınok başkanlığında toplandı. Altınok, Komisyonun 6'ncı toplantısını gerçekleştirdiğini belirterek, "Komisyon kurulalı 1 ay oldu. Kartalkaya'daki acı olayla ilgili bilgilendirmeleri yerinde aldık ve bundan sonraki süreçte yapılması gerekenleri, sunum yapan kurum, kuruluş ve kişilerin önerilerini alıyoruz. Ben özellikle her toplantıya hazırlık yaparak gelen milletvekili arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Her toplantıya hazırlık yapıyorlar ve gerek kişisel profesyonellikleri gerekse komisyondaki sorumlulukları gereği toplantılar çok verimli geçiyor. Dinlediğim arkadaşlarımızdan ve komisyon üyesi arkadaşlarımızın bireysel görüşlerinden kendi adıma çok büyük faydalar sağladığımı belirtmek istiyorum" ifadelerini kullandı.

'ENSTİTÜ OLARAK YANGIN STANDARTLARININ HAZIRLANMASI KONUSUNDA ÇALIŞIYORUZ'

Komisyon Başkanı Altınok'un açılış konuşmasının ardından Türk Standartları Enstitüsü (TSE) Genel Sekreteri Aykut Kırbaş, milletvekillerini bilgilendirdi. Kırbaş, "Enstitü olarak biz yangın standartlarının hazırlanması veya uluslararası olarak veya bölgesel olarak hazırlanmış standartların adapte edilmesi konusunda çalışıyoruz. Sunumumun ilerleyen slaytlarında birçok standart numarası gelecek, belki en başında şu özeti vermem, bu standartların ülkemize ait bir millî standart mı yoksa Avrupa Birliği’nde kullanılan bir bölgesel standart mı yoksa tüm dünyada kullanılan bir uluslararası standart mı olduğunu anlamak için çok basit bir kodlama var. Belgelendirme talep edilen bir ürünün ilgili standarda uygunluğunun doğrulanması amacıyla yapmış olduğumuz işlemin sonucunda bir üretim yerine ve bir markaya esas olarak bir belgelendirme yapıyoruz. Üretimi yapılan yere bizim teknik personelimiz, atanmış uzman personelimiz bir saha ziyareti yapıyor. Tabii ki saha ziyaretinden önce ilk önce dokümanla kuruluş başvuruyor, bu dokümanların yeterliliği incelendikten sonra masa başında, daha sonra sahada ziyarete gidiliyor. Bu saha ziyaretinde iki aşamalı bir inceleme yapılıyor. İlk önce, o ürünün diyelim ki ürünümüz bir yangın söndürücü, o yangın söndürücünün, orada üretilmeye yeterli bir teknolojik yeterlilik olup olmadığı, bunlarla ilgili her standarda göre bizim hazırlanmış olan kriterlerimiz var, bu kriterlere göre kontrol ediliyor. Eğer firma bu yeterliliklere sahipse üretici firma, ikinci aşamaya geçiliyor" diye konuştu.

'TSE'NİN İŞLETME KAPATMA YETKİSİ YOK'

Kırbaş, saha denetimleri sonucunda test aşamalarından geçemeyen firmalara süre verdiklerini ve firmanın eksiklikleri devam etmesi durumunda standart belge alamayacaklarını söyledi. Kırbaş, "Belge alamamaları durumunda firmalar kapatılmıyor. Standartlar ihtiyari dokümanlardır. Bazen mevzuatlarla bu standartlar mecburi hale geliyor. Türk Standartları Enstitüsü’nün herhangi bir işletmeyi kapatma yetkisi yok. Biz, sadece belge vermiyoruz. Hizmet yeri belgelendirme, fiziki olarak yerine gidilip verilen bir yeterlilik belgesi. Bu konuyla alakalı yangın özeline bakıldığı zaman, ilk sırada aklımıza gelen TS 4156 yangın önleme, umumi yerlerde gruplandırma, ekipman ve sistemlerle ilgili bir standardımız var. Yine, yangın söndürme konularında hizmet veren kuruluşlar var. '11827' yani bu bildiğimiz yangın söndürücülerin, birçoğumuzun evinde, arabasında bulunan kırmızı küçük, elle taşıdığımız yangın söndürücülerin bir bakım süreleri var. Bunları alıp 10 sene, 20 sene tutmamamız gerekiyor, bunların bakımlarını yaptırmamız gerekiyor. Belirli dönemlerde içindeki tozun değişmesi gerekiyor. Basınçlarının tekrar kontrol edilip doldurulması gerekiyor. İşte, bunları yapan yetkili kuruluşlar var" dedi.

'OTELLER BELGE ALAMIYORLAR'

Belge sayıları ile ilgili standartlara değinen Kırbaş, "Bizim belge verdiğimiz bu alanda iki tane standardımız var; 11827. Bunları zaten bir otel alamaz çünkü adından da anlaşılacağı gibi, iş yerleri yangın söndürme cihazlarına bakım ve dolum hizmeti veren kuruluşlar. Yani şu: sizin evinizde, arabanızda, bir otelde, şu anda Meclisimizde bulunan yangın söndürücüleri birileri belli dönemlerde bakım ve dolumunu yapıyorlar, o kuruluşlara veriyoruz. İkincisi de yangın söndürme sistem ve donanımlarıyla alakalı bir standart. Onun için, standartlarımıza göre bir otelin belge almasına yani onların kapsamına girmediği için belge alamazlar. Birinci standartta 690, ikinci standartta 319 tane kuruluşun belgesi var. Yaklaşık olarak bin 9 civarında belgeli kuruluşumuz var" değerlendirmesinde bulundu.

'KURUMUMUZ CEZA VEREBİLEN BİR KURUM DEĞİLDİR'

Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) Genel Sekreteri Gülden Banu Müderrisoğlu ise kurumun akreditasyon işlemleri ile ilgili yetkili olduğunu belirtti ve ruhsat verdiklerini aktardı. Müderrisoğlu, "Kurumumuz ceza verebilen bir kurum değildir çünkü malumunuz, bir kurumun ne olduğunu anlatmak kadar aslında ne olmadığını anlatmak da kafalarda bir netleşmeye yardımcı oluyor. Uygunluk değerlendirme kuruluşlarına verdiğimiz hizmetlerin detay alanlarını saymak gerekirse aslında önce uygunluk değerlendirme kuruluşlarının genel tanımını da yapmak gerekirse bir ürün, hizmet veya kişi bilgisinin standartlara uygunluğunun teyit belgesidir. Dolayısıyla bunu veren kuruluşlarımızdan bir tanesi de TSE'nin de aralarında bulunduğu geniş bir çalışma faaliyet alanıdır, TSE'miz de ülkemizde faaliyet gösteren ulusal kuruluşumuz. Test, kalibrasyon, muayene, ürün belgelendirme, personel belgelendirme, yönetim sistemi belgelendirme, doğrulama ve geçerli kılma, referans malzemeler, yeterlilik testi sağlayıcıları, tıbbi laboratuvarlar, bunlar temel akreditasyon hizmet alanları. TÜRKAK bu alanlarda hizmet veren kuruluşları akredite ederek teknik yeterliliklerini doğrulamakta. Dolayısıyla tetkiki yani testi, muayeneyi, belgelendirmeyi yapan taraf değil bunları yapan uygunluk değerlendirme kuruluşlarının düzgün çalıştığını aslında onaylayan, takip eden, akredite eden kuruluştur" dedi. (DHA)

FOTOĞRAFLI