10647,91%-0,31
32,62% -0,25
34,99% -0,54
2450,26% -0,29
3971,42% 0,45
"Erken seçim" diyerek 2,5 yıl sonrasına işaret eden CHP'nin Genel Başkanı, halka da "Bu ekonomik koşulları kabul edin" demiş oluyor.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel dün AKP kurucularından olan ve 58. Hükümet’te Dışişleri Bakanlığı görevini yapan Yaşar Yakış’ın TBMM'de düzenlenen cenaze töreninin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. "Erken seçim" isteğini yineleyen Özel, halkın içinde her ay bu talebin biraz daha arttığını söyledi.
"Erken seçim" derken 2,5 yıl sonrasına işaret eden Özel, toplumun yarısının bunu talep ettiğini iddia ederken, halka çıkış yolu olarak 2026 sonunu gösterdi:
“Erken seçim meselesinde CHP olarak istikrarlı bir şekilde aynı değerlendirmeyi yapıyoruz. Biz 31 Mart Yerel Seçimleri’nde oy isterken, seçmen bunun bir genel seçim olmadığını, yerel seçim olduğunu, tüm siyasi partilerin seçmenlerinden oy istediğimizi söylemiştik. Seçim gecesi de 47 yıllık büyük başarıyı gösterdiğimiz, birinci parti çıktığımızda da şunu söyledim: 'Biz aldığımız desteğin de kredinin de farkındayız. Bu sonuçları sadece partimize mâl ederek bir erken seçim çağrısı yapmayacağım. Erken seçimi ancak isterse halk ister.
Tabii bunu olumlu yorumlayanlar olduğu gibi zaman zaman 'Birinci parti niçin erken seçim istemiyor' diye eleştirilerde bulunanlar da oldu. O günden bu güne dört aydır yayınlanan bütün anketlerde, 'Bu pazar erken seçim olsa, milletvekili seçimi olsa, hangi partiye oy verirsiniz'de CHP, her ay farkı bir puan açarak birinci parti durumunu muhafaza ediyor. Bu bizim açımızdan çok önemli. Bu şartlarda erken seçimi halkın isteyip istemediğine bakmak lazım.
Seçimden hemen sonra bir erken seçim talebi yokken, her ay bu talep biraz daha artıyor. Bu sesi her yerde duyuyoruz. Erken seçim talebi yükseldikçe, biz bu talebi yükseltmeye devam ederiz. Erken seçim yapılabilmesi için 360 milletvekiline ihtiyaç var. Bugün için böyle bir milletvekili sayısı bizde ve muhalefette yok. İktidar istemeden erken seçim teknik olarak mümkün değil ancak siyasi olarak da erken seçime direnebilmenin belli şartları var."
Muhalefet partileri, vatandaşın yaşadığı büyük ekonomik yıkıma rağmen son yerel seçimlerden yaklaşık bir ay önceden 2028 seçimlerinde çıkış aramaya başlamıştı. AKP de tek çözüm diye 2028'i işaret etmiş, ekonominin başındaki Mehmet Şimşek her fırsatta halka "2028'e kadar dişinizi sıkın" mesajları vermekten geri durmamıştı.
"Erken seçim" için 2,5 yıl sonrasına işaret eden Özgür Özel'in açıklamaları da, CHP'nin AKP ve Şimşek programının arkasında durduğunu bir kez daha onaylıyor. Seçimlerde daha yüksek oy alan ve "imaj" tazeleyen CHP, acil bir çözüm yerine Mehmet Şimşek'in ekonomi çizgisini savunmuş oluyor. Özel "erken" bir seçim ihtimalinin "elinde olmadığını" da söylüyor:
"Bence beş yıl tamamlanmaz, iki buçuk yılın tam ortasında bir erken seçim olur. Bugünden 1,5 yıl sonra bir erken seçimi olası görüyorum. İstiyor muyum, vallahi gelecek hafta olsun istiyorum, gelecek ay olsun istiyorum. Parti birinci partiyken ve bu kadar zor durumdaki insanların umudu CHP olmuşken ben neden erken seçim istemeyeyim? Ama 130 milletvekilimizle, AK Parti ve MHP oy vermediği takdirde erken seçim kararı alınamıyorsa, bizim burada erken seçim dememizin ya da demememizin teknik bir karşılığı yok. Ama siyaseten böyle devam ederlerse erken seçim kaçınılmazdır. Toplumun yarısı erken seçim istiyor."
Bir yandan "Benim işim mağdurun yoksulun güvencesizin hakkını korumak. Ben CHP’nin Genel Başkanıyım onların kimlerin hakkını koruduğunu biliyoruz. Bu şartlar içinde ne yumuşaması bu kadar ağır şartlar varken biz mi yumuşayacağız" diyen Özel, diğer yandan attığı adımlarla alım gücü yere çakılırken emekçilere "kemer sıkmaktan" başka yol göstermiyor.
Bugün de Halk TV'de İsmail Küçükkaya'nın canlı yayın konuğu olan Özgür Özel, AKP'nin Erdoğan'lı seçim planı yolunun taşlarını döşeyeceklerinin de adeta sinyallerini veriyor. Özel, "Erdoğan kendine güveniyorsa bir kere daha gelir yarışırız" diyor:
"Sayın Erdoğan eğer Meclis seçimleri yenileme kararı almazsa bir daha aday olamıyor. 2,5. yılda şöyle bir noktaya geleceğiz: Biz ‘gel seçimleri yenileyelim’ deriz gelip aday olursa 2,5 yıl o koyar, 2,5 yıl biz koyarız ortaya. Tam ortasının öyle bir manası var. Erdoğan kendine güveniyorsa bir kere daha gelir yarışırız. Yok güvenmiyorsa geriye giden her gün onun seçimden kaçtığı gündür."
