Tarih: 14.03.2025 09:50

Özel bireyler hem meslek öğreniyor hem üretiyor

Facebook Twitter Linked-in

Selçuk BAŞAR-Efnan DEMİREREN/TRABZON, (DHA)- TRABZON'da Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu tarafından açılan ayakkabı atölyesinde özel gereksinimli bireyler hem unutulmaya yüz tutmuş olan ayakkabıcılık mesleğini öğreniyor hem de üreterek sosyal hayata katılmanın mutluluğunu yaşıyor.

Kentte, Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu bünyesinde açılan ayakkabı atölyesi, özel gereksinimli bireyler için hem eğitim hem de üretim alanı oluyor. Atölyede kursiyerler, el yapımı ayakkabı üretimini öğrenirken aynı zamanda sosyal hayata daha aktif katılım sağlıyor. Atölyede deri kesim, saya birleştirme ve montaj gibi ayakkabı üretiminin farklı aşamalarında çalışan 13 kursiyer, 4 ustanın gözetiminde mesleğin inceliklerini öğreniyor. Trabzon’un geleneksel el sanatlarından biri olan ayakkabıcılık mesleğini yaşatmayı amaçlayan atölye, aynı zamanda 14-30 yaş arasındaki özel gereksinimli kursiyerlerin mesleki sertifika alarak ileride iş sahibi olmalarına da yardımcı oluyor. Atölye sayesinde iş hayatına kazandırılan özel bireyler, kazanç sağlayarak hem kendi ayakları üzerinde durmayı öğreniyor hem de geleneksel bir mesleği yaşatıyor.

‘MESLEĞİ ÖĞRENMELERİ NOKTASINDA ÇABA SARF EDİYORLAR’

Atölyenin tasarım öğretmeni Vural Ali Yazıcı, hem üretim hem de öğrenmenin özel gereksinimli bireylere katkı sağladığını belirterek “2003 yılından itibaren halk eğitim merkezinin atölyesinde üretim çalışmalarımızı yürütüyoruz. Buraya gelen arkadaşlarımızın hepsi özel gereksinimli bireyler olup, mesleği öğrenme noktasında da çaba sarf etmektedirler. Eğitimlerimiz yılın 11 ayı devam etmektedir. Buradaki çalışmalarda temel amacımız, el yapımı ayakkabı üretiminin arkadaşlarımız ile yürütebilmektir. Buraya gelen arkadaşlarımıza, meslek öğrenmenin yanında rehabilitasyon çalışmalarımız da vardır. Eğitim, öğretim ve üretim faaliyetlerini yürütmekteyiz. 4 ustamız çerçevesinde toplam 13 kursiyerimiz var. Trabzon’un yöresel el sanatı olan ayakkabı üretimi büyük rağbet görmektedir. Deri kesim işlem, saya birleştirme çalışmaları yapılıyorlar. Hem eğitim görüyor hem de meslek öğreniyorlar. İleriki yaşamlarında ailelerine ihtiyaçları olmadan ve sertifikalarla desteklenmeleri, meslek edinmelerinde önem arz ediyor. Buradaki birçok arkadaşımızı meslek eğitim merkezlerine göndererek, ustalık ve kalfalık belgeleri almaları noktasında da destek sağlıyoruz. Bu durum aileleri de etkiliyor. Bu çocukların evden ayrılması onlara katma değer sağlamaktadır. Bu şekilde yetişmeleri aileleri için de önemli” ifadelerini kullandı.

‘BU KURS BİZİM BİR PARÇAMIZ’

Atölyede çalışırken kendisini daha iyi hissettiğini ifade eden Ahmet Çakır, “4 yıldır buradayım. Bir şeyleri becerebilmek, oluşturulabilmek güzel. Güzel bir aktivite yapıyoruz. Kişilik ve karakter olarak gelişim sağlıyoruz. Biz burada bir aile gibiyiz. İç içeyiz. Bu kurs bizim bir parçamız. Çok şey yapıyorum buradayken. Eğitimin tamamlandığında ve ustalık belgesi aldığımda atölye açmayı düşünüyorum. Geliştirmek istiyorum. İşsiz olduğum için boş durmamak bana iyi geldi. Psikolojik olarak rahat hissediyorum. Evdeyken amacı olmayan biriydim. Burası hayatımın amacı oldu" dedi.

‘BURADA DAHA İYİ HİSSEDİYORUM’

Muhammet Eren Karaoğlu, severek ayakkabı yapmayı öğrendiğini söyleyerek, “Ustalarımdan her şeyi öğreniyorum. Atölye şefimi de çok seviyorum. Buradan mezun olana kadar bırakmak istemiyorum. Hem arkadaşlarımla vakit geçiriyor hem de işleri yapıyorum. Burada daha iyi hissediyorum. Ailem de ‘İnşallah usta olursun’ diyor” diye konuştu.

Ali Aykan Şener ise “2 aya yakındır buradayım. Burada olmak iyi hissettiriyor. Ayakkabı yapıyoruz. Ben de sertifika alınca kendime ayakkabı atölyesi açmayı planlıyorum. Ayakkabıyla uğraşmak hoşuma gidiyor. Saya birleştirme aşamasını seviyorum” dedi. (DHA)

FOTOĞRAFLI




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —