Deneme Bonusu Veren Siteler deneme bonusu veren siteler 2024 deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler casino siteleri 2024 casino siteleri deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler casino siteleri deneme bonusu veren siteler casino siteleri 2023 instagram takipçi satın al slot siteleri bonus veren siteler yeni casino siteleri yeni casino siteleri deneme bonusu veren siteler kazandıran bahis siteleri 30tl bonus veren siteler casinositeleri.best hoş geldin bonusu veren siteler bonus veren siteler rokubet giriş casino siteleri parmabet grandpashabet slot oyun siteleri canlı casino siteleri slot siteleri casino siteleri deneme bonusu veren siteler bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler bahis siteleri deneme bonusu veren siteler vbet deneme bonusu deneme bonusu veren siteler takip.org Tarafbet Onwin deneme bonusu Deneme bonusu Deneme bonusu Deneme bonusu Deneme bonusu Deneme bonusu

İstanbul'a gidip görmeden gelemeyeceğiniz en yerler

İstanbul

İstanbul eşsiz doğal güzellikleriyle olağanüstü manzarasıyla ve muhteşem deniziyle göz kamaştırıyor ayrıca İstanbul'un Türkiye turizmine olan katkılarını da unutmamak gerek.

Dünya'da gezilecek en iyi şehirler sıralamasında ilk sıralarda yer alan İstanbul eşsiz doğal güzellikleriyle cennetten bir parça gibi olan coğrafyasıyla ve masmavi deniziyle dikkatleri üzerine çekiyor. Yerli ve yabancı turistler bakımından zengin olan İstanbul Türkiye turizmine en çok katkı sağlayan şehirlerden. Sizler için İstanbul'a gidip görmeden gelemeyeceğiniz en iyi yerleri derledik...

Sultanahmet Camii

Sultanahmet Camii, Osmanlı Padişahı I. Ahmed tarafından 1609-1617 yılları arasında İstanbul'un tarihi yarımadasında, Mimar Sedefkâr Mehmed Ağa'ya yaptırılmıştır. Bu cami, mavi, yeşil ve beyaz renkli İznik çinileriyle bezendiği ve iç mekanında mavi tonların ağırlıklı olduğu kalem işleriyle süslendiği için Avrupalılar tarafından "Mavi Camii" (Blue Mosque) olarak adlandırılmıştır. Ayasofya'nın 1935 yılında müzeye dönüştürülmesinden sonra, İstanbul'un ana camii konumuna yükselmiştir. Aslında, Sultanahmet Camii, etrafındaki külliyesi ile birlikte İstanbul'daki en büyük yapılardan biridir. Bu külliye; cami, medreseler, hünkar kasrı, arasta, dükkânlar, hamam, çeşme, sebiller, türbe, darüşşifa, sıbyan mektebi, imarethane ve kiralık odalardan oluşmaktaydı. Ancak, bu yapıların bir kısmı günümüze kadar ulaşamamıştır.

Galata Kulesi

Galata Kulesi, İstanbul'un Beyoğlu ilçesinde yer alan ve adını bulunduğu Galata semtinden alan tarihi bir kuledir. İlk olarak Galata Surları içinde bir gözetleme kulesi olarak inşa edilen kule, zaman içinde farklı amaçlarla kullanılmıştır. 2020 yılından itibaren ise sergi mekânı ve müze olarak hizmet vermeye başlamıştır. Galata Kulesi, hem Beyoğlu'nun hem de İstanbul'un ikonik yapılarından biri olarak kabul edilir.

Dolmabahce Palace

Dolmabahçe Sarayı

Dolmabahçe Sarayı, İstanbul'un Beşiktaş semtinde, Kabataş'tan Beşiktaş'a uzanan Dolmabahçe Caddesi ile İstanbul Boğazı arasında yer alan ve yaklaşık 250.000 metrekarelik bir alanı kaplayan tarihi bir Osmanlı sarayıdır. Marmara Denizi'nden Boğaziçi'ne deniz yoluyla girişte sol kıyıda, Üsküdar ve Kuzguncuk'un tam karşısında konumlanmıştır. Sultan Abdülmecid tarafından yaptırılan sarayın inşaatı 1843 yılında başlamış ve 1856 yılında tamamlanmıştır. Günümüzde Dolmabahçe Sarayı, müze olarak ziyaretçilere açıktır

Topkapı Sarayı Müzesi

Topkapı Sarayı, İstanbul Sarayburnu'nda yer alan ve Osmanlı İmparatorluğu'nun 600 yıllık tarihinin yaklaşık 400 yılı boyunca devletin idare merkezi olarak kullanılan, Osmanlı padişahlarının yaşadığı saraydır. Bir dönem sarayda yaklaşık 4.000 kişi yaşamıştır. Fatih Sultan Mehmed tarafından 1478 yılında inşa ettirilen Topkapı Sarayı, Abdülmecid'in Dolmabahçe Sarayı'nı yaptırmasına kadar yaklaşık 380 yıl boyunca Osmanlı Devleti'nin idare merkezi ve padişahların resmi ikâmetgâhı olarak hizmet vermiştir. Kuruluş yıllarında yaklaşık 700.000 metrekarelik bir alana sahip olan sarayın bugünkü alanı ise 80.000 metrekaredir.

Kız Kulesi

Milattan önce 408'de Kyzikos'taki deniz zaferinin ardından, Atinalı general Alkibiadis, muhtemelen Karadeniz'den gelen gemiler için Üsküdar açıklarındaki küçük bir kaya üzerine bir istasyon kurdu. Üsküdar'ın sembolü haline gelen bu kule, Bizans döneminden kalan tek eserdir ve geçmişi MÖ 24 yıllarına kadar uzanır. 1110 yılında Bizans İmparatoru I. Aleksios, taş duvarlarla çevrili ahşap bir kule inşa ettirdi. Bu kuleden, Konstantinopolis'teki Mangana semtinde bulunan başka bir kuleye kadar uzanan bir demir zincir gerildi. Adacık, daha sonra su altı kalıntıları hâlâ görülebilen bir savunma duvarı ile Asya kıyısına bağlandı. 1453'te İstanbul'un Osmanlılar tarafından fethi sırasında, kulede Venedikli Gabriele Trevisano'nun komutasında bir Bizans garnizonu bulunuyordu. Daha sonra kule, Fatih Sultan Mehmed döneminde Osmanlılar tarafından gözetleme kulesi olarak kullanıldı.