9788,17%-2,16
35,99% 0,41
36,96% -0,68
3249,50% 0,67
5197,03% 0,99
İstanbul - Oyuncu Melisa Sözen 'Terör örgütü propagandası' suçundan ifade verdi
Ayşe GÜREL / İSTANBUL (DHA) - İSTANBUL Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından oyuncu Melisa Sözen hakkında, 2016 yılında Fransa'da oynadığı bir dizide sözde YPG üniforması giyerek canlandırdığı rol nedeniyle 'Terör örgütü propagandası' suçlamasıyla soruşturma açıldı. Yurtdışından dönen Sözen, polise ifade verdi.
Oyuncu Melisa Sözen hakkında, 2016 yılında Fransa'da bir televizyonda yayınlanan 'Le Bureau des Legends' adlı dizide sözde YPG üniforması giyerek canlandırdığı rol nedeniyle 'Terör örgütü propagandası' suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından oyuncunun ifadesinin alınması yönünde emniyete talimat verildi. Yurt dışında olan Melisa Sözen'in, Türkiye'ye dönüşünde polis ekipleri tarafından ifadesi alındı. Sözen'in gözaltına alınmadığı öğrenildi.
KIYAFETİN ÖRGÜTÜ SİMGELEDİĞİNİ BİLMEDİĞİNİ SÖYLEDİ
Melisa Sözen'in ifadesinde, rol icabı giydiği kıyafetin terör örgütünü simgelediğini bilmediğini ve ajan rolünü canlardırdığı dizinin Türkiye'de yayınlanmadığını söylediği öğrenildi.
SOSYAL MEDYADA AÇIKLAMA YAPMIŞTI
Oyuncunun belirtilen dizideki rolü, 2024 yılında sosyal medyada gündeme gelmişti. Sosyal medya kullanıcılarının yorumlarına yanıt veren oyuncu, 22 Ağustos 2024'te konuyla ilgili kendi sosyal medya hesabından bir açıklama yayınladı. Sözen açıklamasında, "En anlaşılır haliyle: Söz konusu dizi gizli saklı bir iş değil. 2015 çıkışlı Fransa’nın en ünlü polisiye dizisi. Dizinin benim oynadığım sezonu 2017 yılında yayınlandı. DEAŞ’la savaşan çift taraflı bir ajanı canlandırdım. Dizide herhangi bir terör örgütünün övgüsü yok. Olsaydı, geçen 7 yıl içinde zaten çoktan duymuş olurdunuz. Ben 25 yıldır oyunculuk yapıyorum. Kötü niyetli eleştiri, haksızlığa uğramak, hakaret, yalan haberler benim ne yazık ki büyürken alışık olmak zorunda kaldığım şeyler. Dolayısıyla bu internet zorbalığı ile derim kalınlaşmış bir dönemimde karşılaştım. Hakkımda atılan iftiraları elbette kabul etmiyorum. Ama yaşı küçük ve hayat tecrübesi az yahut duygusal olarak hassas bir dönemde olan insanların bu zorbalıkla baş etmesi neredeyse imkansız. Yukarıdaki üç madde çok yeterli olduğu halde bu satırları da zaten bununla başa çıkması güç insanlar için ekliyorum. Ne yazık ki bilginin doğruluğunu ve nereden geldiğini dahi düşünmeden, kontrol etmeden inanmak çağımızın kara deliklerinden biri. Linç kültürü de öyle. Bunun bir parçası olmayın, kendinizin ve etrafınızdaki insanların internet zorbalığı ile duygusal şiddet yaşamasına izin vermeyin. Ben vermeyeceğim. Kendi aklımızı, kendi bilgilerimizi kullanmayı, araştırmayı, doğru kaynakları kullanmayı ve önce bir durup düşünerek hareket etmeyi öğrenmemiz gerek. Bu tuhaf olaydan hep birlikte çıkaracağımız ders varsa bu olsun" ifadelerine yer verdi. (DHA)