10087,90%-0,25
35,69% 0,17
37,45% 0,63
3188,49% 1,07
5086,33% 1,11
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Millete bu acıyı yaşatanlar yargıya hesap verecek
Hasan KIRMIZITAŞ- Recep BAĞDAT/MALATYA, (DHA)- CUMHURBAŞKANI ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bolu'da otelde çıkan yangına ilişkin soruşturmanın çok yönlü sürdürüldüğünü belirterek, "Facianın tüm yönleriyle araştırılması, ihmali veya kusuru olanların hesap vermesi amacıyla gerekli soruşturmalar başlatıldı. Cumhuriyet savcılarımız ve baş müfettişlerimiz çok titiz ve çok boyutlu bir şekilde tahkikatlarını genişleterek ve derinleştirerek yürütüyor. Hata, görevini ihmal, usulsüzlük ve açgözlülük sebebiyle milletimize bu büyük acıları yaşatanlar yargıya hesap vereceklerdir" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malatya Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Malatya 8'inci Olağan İl Kongresi'ne katıldı. Salonu dolduran kalabalığa hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına Bolu'da yaşanan otel yangınına değinerek başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Millet olarak bu Kartalkaya'da bir otelde çıkan yangında yitirdiğimiz canların büyük üzüntüsünü yaşıyoruz. Aralarında aile dostlarımızın, evlatlarının ve torunlarının dolduğu 78 vatandaşımıza bir kez daha Allah'tan rahmet niyaz ediyoruz. Çarşamba günü Bolu'da kardeşlerimizin bazılarının cenaze namazlarına iştirak ederek dualarla, Fatihalarla son yolculuklarına uğurladık. Rabb’im onları inşallah şehitlerle beraber haşrı cem eylesin diyorum. Hayatını kaybeden vatandaşlarımızın yakınlarına sevenlerine ve tüm milletimize tekrar başsağlığı diliyorum. 51 yaralımızdan 43'ü taburcu oldu. Kalan 8 kardeşimizin tedavisi farklı hastanelerde sürüyor. Onlara da şifa dileklerimi buradan iletiyorum" dedi.
'14 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI'
Saat 03.27'de başlayan yangının haber alınır alınmaz tüm imkanların seferber edildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Jandarma, AFAD, 112 Acil Sağlık ve UMKE ekiplerimiz tarafından ilk müdahaleler süratle yapıldı. Çalışmalara 171 araç ve yaklaşık 550 personel iştirak etti. Facianın tüm yönleriyle araştırılması ihmali veya kusuru olanların hesap vermesi amacıyla gerekli soruşturmalar başlatıldı. Cumhuriyet savcılarımız ve baş müfettişlerimiz çok titiz ve çok boyutlu bir şekilde tahkikatlarını genişleterek ve derinleştirerek yürütüyor. AK Parti grubumuz tüm yönleriyle araştırılması ve sorumluların tespiti için hazırlamış olduğu araştırma önergesini dün Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığımıza sundu. Daha önce de söyledim, bugün bir kez daha altını çiziyorum; hata, görevini ihmal, usulsüzlük ve açgözlülük sebebiyle milletimize bu büyük acıları yaşatanlar mutlaka yargıya hesap vereceklerdir. Soruşturma kapsamında işletme sahibi, otel çalışanları 3 belediye personelinin içinde bulunduğu 14 kişi gözaltına alınmıştır. Bundan sonra da gereken neyse yapılacaktır. Hepimizi sarsan, hepimizi derinden yaralayan böyle üzüntü verici bir olay karşısında siyaset yapılmasını doğru bulmuyoruz. Yakınlarını, evlatlarını, sevdiklerini kaybetmiş vatandaşlarımızın acısı halen tazeyken birileriyle laf dalaşına girmek her şeyden önce ailelerimize hürmetsizlik olacaktır. Buna göre bu olaylarla ilgili olarak buraya herhangi bir halel getirecek her türlü tartışmayı elimizin tersiyle itiyoruz. Ana muhalefetin kimi aktörlerinin milletin acısına saygı göstermek yerine pervasızca sağa sola saldırmalarını sadece esefle karşılıyoruz. Rabb’im böyle acıları bir daha milletimize yaşatmasın."
Kongre öncesi düzenlenen törenle 6 bin 554'ü Malatya'da olmak üzere 66 bin 307 konutun anahtarının depremzedelere teslim edildiğini dile getiren Erdoğan, "Malatya'nın yaralarını süratle sarmak için canla başla çalışıyoruz. Biraz önce yaptığımız törenle 6 bin 554'ü Malatya'da olmak üzere toplam 66 bin 307 yuvamızın anahtarlarını hak sahiplerine teslim ettik. 11 ilimizde toplam 201 bin 431 bağımsız bölümü teslim etmiş olduk. Hedefimiz yıl sonuna kadar 452 bin 983 bağımsız bölümü teslim etmek. Malatya'da da toplam 79 bin 420 konut ve iş yerini teslim edeceğiz. Malatyalı kardeşlerimiz müsterih olsun, ne söz verdiysek Allah'tan bir mani olmazsa onu yerine getireceğiz" diye konuştu.
'KİBİR VE BÖBÜRLENMEYİ KAPIMIZA YAKLAŞTIRMAYACAĞIZ'
AK Parti kongreleriyle partililerle dava ve yol arkadaşlıklarını perçinlediklerine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti olarak 14 Ağustos 2001'den bu yana milletin huzurunda olduklarına değinerek şöyle konuştu:
"3 Kasım 2002'den bu yana da milletin emanetini omzumuzda taşıyoruz. Bugüne kadar hep eser ve hizmet siyaseti ürettik. Malatya'ya gelirken her zaman eserlerimizle, yatırımlarımızla geldik. Laf değil, tahrik ve nifak değil, iş ürettik, hizmet ürettik, eser ürettik. Bununla birlikte gönüller yapmaya, gönüller kazanmaya gayret ettik. Biz yüceden, tepeden bakanlardan olmadık ve olmayacağız. Vatandaşla arasına mesafe koyanlar, milletle arasına duvar örenler açık söylüyorum, benim yol arkadaşlarım olamazlar. Dolayısıyla kibir ve böbürlenmeyi kapımıza asla yaklaştırmayacağız. Rakiplerimizin acizliğine, karşımıza dikilenlerin beceriksizliğine umut bağlayarak rotamızı çizmeyeceğiz. Biz 22 yıldır başkalarıyla değil daima kendimizle yarışıyoruz. Bize durmak yok, duraksama yok. Millete hizmet mücadelesinde rehavete kapılmak yok. Bu kutlu yolda yorulmak, gevşemek, vazgeçmek yok. Şunu unutmayın kardeşlerim; biz milletin partisiyiz, 85 milyonun partisiyiz. Biz dertliyiz, derdi olan bir kadroyuz. Tek tek şehirlerimizin, tek tek vatandaşlarımızın sorunlarıyla dertliyiz. Ayrım yapmadan bu dertlere derman oluncaya kadar çalışacak, dert dökecek mücadeleyi asla ve asla bırakmayacağız. İşte milletimiz gibi sizler de görüyorsunuz, ülkemize kazandırdığımız eserleri birbiriyle yarıştırıyoruz. Biz hizmetlerimizi birbiriyle yarıştırıyoruz. Diplomasiden savunma sanayisine, teknolojiden terörle mücadeleye kadar farklı alanlarda elde ettiğimiz başarıları ne kadar ne varsa birbiriyle yarıştırıyoruz."
'DÜNYANIN EN GÜÇLÜ İLK 3-5 DEVLETİ ARASINA GİRİNCE SÖZÜMÜZÜ YERİNE GETİRMİŞ OLACAĞIZ'
"Allah'ın izniyle Türkiye'yi her alanda dünyanın önce en büyük 10 ülkesi ardından, en güçlü ilk 3-5 devleti arasına çıkardığımızda kendimizi milletimize verdiğimiz sözleri hakkıyla yerine getirmiş olacağız. Kardeşlerim, bakın bizim milletimiz feraset sahibidir, bizim milletimiz basiret sahibidir. Bizim milletimiz kim çalışıyor, kim yan gelip yatıyor bunun hesabını en doğru şekilde yapacak göze, gönle ve irfana sahiptir. Laf cambazlıklarıyla, siyasi hokkabazlıklarla milleti kandırdığını zanneden sadece kendisini kandırmış olur. Reklam çalışmalarıyla vatandaşın gözünü boyadığını düşünen sadece kendini komik duruma düşürmüş olur. Muhalefet ile AK Parti ve Cumhur İttifakı arasındaki fark, yapılan her işte proje diye gündeme getirilen her konuda kendini zaten her geçen gün gösteriyor; aramızdaki devasa vizyon farkı, ufuk farkı, tasavvur farkı ortaya çıkıyor. Siyasi rakiplerimizin bırakın Türkiye'yi, bırakın 85 milyonu il ve ilçeleri dahi yönetecek çaplarının olmadığı çok net biçimde görülüyor. Şunun bir kez daha altını çizerek söylemek istedim; AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bugüne dek milletimize karşı şeffaf olduk. Harbi ve hasbi siyasetin temsilciliğini yaptık. Milletin kantarına çıkmadan evvel muhasebe ve muhakememizi kendi vicdanımızda yaptık."
'EKONOMİDE UYGULADIĞIMIZ PROGRAMIN MEYVELERİNİ TOPLAMAYA BAŞLADIK'
AK Parti olarak başarıların yanı sıra çözüm bekleyen sorunları da vatandaşlarla dürüstçe paylaştıklarını kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ekonomide uyguladığımız programın meyvelerini yavaş yavaş toplamaya başladık. Ekonomideki mevcut sıkıntıların çıban başı olarak gördüğümüz enflasyonu indirecek reçetelerin kararlılıkla uyguluyoruz. Enflasyonla mücadele ederken üretimi, istihdamı, ihracatı artırmaya da özel önem veriyoruz. Çünkü üretim olmadan istihdamı ve ihracatı koruyup geliştiremeyiz. İşsizliğin topluma ve bireye getirdiği ağır yükü hiç kimse taşıyamaz. Bir diğer meselemiz fırsatçılıktan kaynaklı fahiş fiyat davranışlarıdır. Ülkemizde maalesef girdi maliyetlerindeki artışlar döviz kuruyla enflasyon oranlarıyla izah edilemeyecek fiyatlama yapan bir kesim üreticiden dağıtıcıya ve perakendeciden hizmet sektörüne kadar yayılan bir hırs dalgasıyla karşı karşıyayız. Bu durum enflasyonla mücadelemizin en büyük düşmanıdır. Emlaktan otomobile, kira ve inşaat sektörüne çeşitli alanlarda rastladığımız bu dalgayı kırmanın yolu da yine enflasyonu düşürmekten geçiyor. Bakanlıklarımız ve belediyelerimiz kendi yetki alanlarında bu denetimleri yapıyor. Yapmaya da devam edecek. Ama resmi kurumların denetimini tamamlayacak olan en önemli unsur vicdanlardaki denetim. Vicdanı olmayan, ticari ahlakı olmayan, insafı olmayan, gözünü para hırsı bürüyen daha çok kazanmak için hiçbir değer gözetmeyen zihniyet pek çok olayda şahit olduğumuz üzere ne yazık ki dolaşacak bir arka yol mutlaka buluyor. Buna rağmen devlet olarak fırsatçılıkla mücadelede mesuliyetlerimizi yerine getiriyoruz. Bundan da asla taviz vermeyeceğiz. Son 1,5 yılda çok ciddi mesafe aldığımız bu mücadeleyi başarıya ulaştırabilmemiz için halkımızın güçlü desteğine ihtiyaç duyacağız. Bundan sonra tüm vatandaşlarımızdan hem dirayet hem de destek bekliyoruz. Bu meseleyi çözdüğümüzde dar gelirlilerimizin beklentilerini karşılayacak adımları kalıcı ve etkili bir şekilde atmamız daha kolay olacaktır. Aksi takdirde yüksek maaş zammı yüksek enflasyon kısır döngüsünün içine gireriz ki bundan en çok zararı da vatandaşlarımız görecektir. Malatyalı kardeşlerimden bizi yolumuzdan döndürmeye çalışanlara, bizi karamsarlığa sürüklemek isteyenlere karşı dikkatli olmalarını bekliyorum. Sizlere sonuna kadar güveniyorum. Unutmayın iki günü aynı olanın ziyanda olduğu gerçeğinden hareketle her günümüzü milletimize daha iyi hizmet etmek için kullanıyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının son bölümünde, 22 yılda Malatya'da yapılan 511 milyar TL tutarındaki yatırım ve projeleri anlattı. (DHA)
FOTOĞRAFLI