Sağlık alanındaki cesur ve tartışmalı açıklamalarıyla sık sık gündeme gelen Prof. Dr. Canan Karatay, son olarak ünlü televizyon sunucusu Simge Fıstıkoğlu'nun sunduğu 'İyi Ki Hafta Sonu' programına konuk oldu. Canlı yayında izleyicilerin ve sunucunun sorularını yanıtlayan Karatay, hem sağlık konusundaki uzman görüşlerini paylaştı hem de son dönemdeki bazı ilginç açıklamalarıyla dikkatleri üzerine çekti.
Karatay, özellikle sağlık alanında yaptığı araştırmalar ve verdiği tavsiyelerle geniş bir takipçi kitlesine sahip. Yayında, "111 dosyam var" diyerek bugüne kadar yapmış olduğu çalışmalarla ilgili detaylı bir açıklama yaptı. Bu dosyaların, kendi önerilerini dinleyip tedaviye başvuran hastalarına ait olduğunu belirten Karatay, her bir vaka üzerinde titizlikle çalıştığını ve elde ettiği sonuçlarla ilgili sürekli bilgi güncellemesi yaptığını vurguladı.
Programda, daha önce gebe kadınlar için yaptığı 'şeker yüklemesi' açıklamaları da gündeme geldi. Bu açıklama, geniş bir kamuoyu tepkisi toplamış ve birçok tıp uzmanı ve sağlık çalışanı tarafından tartışılmıştı. Karatay, söz konusu açıklamalarını programda yine savunarak, bilimsel verilere dayandığını ve uygulamalı deneyimlerinin bu görüşleri pekiştirdiğini belirtti. Yayında ayrıca, hakkında yapılan yazışmaları da kamuoyuyla paylaştı. Karatay, bazı meslektaşlarının ve sağlık uzmanlarının kendisine yönelik eleştirilerini, daha sağlıklı ve verimli sonuçlar elde etmek için farklı bakış açılarına ve yöntemlere açık olmanın önemini anlatan bir çerçevede ele aldığını ifade etti.
Prof. Dr. Canan Karatay'ın açıklamaları, sağlık alanında farklı görüşlerin ve yöntemlerin tartışılmasını sağlarken, izleyicilerden de geniş bir ilgiyle karşılandı. Her zaman doğruluğu ve güvenilirliği ön planda tutmaya çalışan Karatay, ayrıca izleyicilere sağlıklı yaşam konusunda basit ama etkili tavsiyelerde bulunarak, pek çok soruya ışık tuttu.İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Canan Karatay, Sözcü Tv'de ekranlarına konuk oldu. Simge Fıstıkoğlu'nun sorularını yanıtlayan Karatay, açıklamalarıyla dikkat çekti. 81 yaşında 111 suçlamaya sahip olduğunu belirten profesör, rekorun kendisinde olabileceğini söyledi.
Gebeliğin 6. ayında anne adaylarında verilen şeker yüklemesini doğru bulmayan Karatay bu konu hakkındaki açıklamalarından dolayı davalık oldu.
Hakkında açılan davalardan bahseden Karatay, "111 dosyam var. Geçenlerde bir avukat hanım geldi hasta olarak. 'Hocam benim 90 dosyam var avukat olarak sizin 111' diyor. Bu rekor sayılabilir. 81 yaşındayım 111 suçlanmam var. Türk Tabipleri Birliği, dernekler, meme hastalıkları, kanser dernekleri, anne-çocuk dernekleri ve gebelere şeker yüklemesi açıklamam yüzünden Jinekoloji Derneği gibi kurumlardan açılan davalar." dedi.
Gebelikte şeker yüklemesi konusu hakkında bazı dernekler tarafından üzerine gidildiğini belirten ünlü profesör, o derneklerin aralarında kendisi hakkında geçen yazışmalardan şu şekilde bahsetti:
"Gebelik şekeri tabii ki problem. Ben bunu 2015'te söylediğim zaman kıyametler koptu. Bütün Tabipler Birliği ve Jinekoloji Derneği Başkanı hepsi bana hücum etti. Hatta aralarında yazışıyorlar, yazışmalar var. İşte 'bu kadını susturalım, bu kadın çok konuşacak' diye. 2015'ten beri bu davayla uğraşıyorlar. Sözde beni meslekten men ettiler de hiçbiri uygulanmadı çünkü ben haklıyım."
Davalık olduğu konu olan gebelikte şeker yüklemesine dair de yorumlarda bulunan Karatay, "Gebelikte şeker anne ve çocuk için zararlı ama bunun için gebe bir hanımın ilk günden itibaren veya gebeliğini anladığı andan itibaren 6 ay niçin bekliyorsunuz? Bunu tespit etmek için anneyi ve bebeği zehirlemeden çok basit yollar var. Kan şekerine bakılacak, açlık kan şekeri ve tokluk kan şekerine bakılacak o kadar. Annelere sesleniyorum açlık kan şekeri 100'ün altında olacak, tokluk kan şekeri 140'ın altında olacak. Bu kadar basit ve bunu dünya uyguluyor." ifadelerine yer verdi.
Şekerin bebekler üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çeken Prof. Dr. Canan Karatay, "Şeker çok tehlikeli bir madde. Özellikle yüksek şeker, bebeklerde kök hücrelerin tahribatına yol açıyor. Ana rahmindeki kök hücreler zarar gören bebeklerde, akciğer gelişimi bozuluyor, bağırsaklar düzgün gelişmiyor, mide-bağırsak sistemi problemleri yaşanıyor ve sinir sistemi gelişimi geriliyor." diyerek, bu tür sağlık sorunları yaşayan ailelerin kendisine başvurduklarını belirtti.