GÜNEY AFRİKA, (DHA) - DIŞİŞLERİ Bakanı Hakan Fidan, bugün düzenlenen G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın ‘2025’teki G20 Hedefleri: Güney Afrika Cumhuriyeti’nin G20 Dönem Başkanlığının Değerlendirilmesi, Yüksek Düzeyli Çıktılar ve G20’nin Muhasebesi’ konulu oturumuna katıldı. Bakan Fidan hitabında, "Barış, ekonomik kalkınma ve refahla desteklenmedikçe kalıcı olamaz. Suriye'de, Gazze'de ve dünyanın diğer pek çok bölgesinde barış son derece kırılgan durumdadır" dedi.
Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından alınan bilgilere göre Bakan Fidan, oturumdaki hitabında, G20’nin uluslararası ekonomik iş birliği için en öncelikli forum olmaya devam etmesi gerektiğini vurguladı. Bakan Fidan, G20'nin esnekliğini ve güncelliğini korumak için, yenilenmiş bir kararlılıkla bir dizi adım atılması gerektiğini ifade etti. Fidan, bu adımların 'özellikle uluslararası barış ve güvenliğin korunması konusunda daha kapsayıcı ve temsili bir küresel yönetişim sistemi için çaba göstermek' ve 'gelişmekte olan ekonomilerin ve bölgesel aktörlerin karar alma süreçlerine katılımını artırmak' olduğunu söyledi. Bu adımlardan 'G20 ile İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) ve Afrika Birliği gibi bölgesel örgütler arasındaki iş birliğinin' güçlendirilmesini sağlamanın önemine de dikkati çeken Fidan, "Özellikle Orta Asya, Kafkasya ve Orta Doğu'da bölgesel ekonomik koridorlar aracılığıyla bağlantısallığı teşvik etmek, Trans-Hazar Orta Koridoru ve Kalkınma Yolu Projesi bu vizyonun başlıca örnekleridir" ifadesini kullandı.
Orta Doğu'da ve bölgedeki son gelişmelere değinen Bakan Fidan, “Suriye'de, Gazze'de ve dünyanın diğer pek çok bölgesinde barış son derece kırılgan durumdadır. Bu bölgelere yönelik ekonomik iyileşme ve kalkınma hamleleri, sahici perspektifler sunmadığımız sürece kısa ömürlü olma eğilimindedir. G20, jeoekonomi ve jeopolitik arasındaki bağın farkına varılması suretiyle daha istikrarlı bir küresel düzenin şekillendirilmesinde daha etkili olabilir. Jeopolitik bölünmeler arasında köprüler kurmak ve bu bölünmelerin üstesinden gelmek için ekonomik diplomasi kanallarını kullanabiliriz. Bu bağlamda, G20'nin jeoekonomik dengeleyici olarak rolünün artırılması teşvik edilmelidir. Türkiye olarak, bu vizyona katkıda bulunmaya hazırız” dedi.